İstanbul… Geçen yüzyılın ortalarında yaşamış iki sahaf, Bayan Venetya ve Bayan Nomidis, anılarla keşif masasında… Turkuaz kurucıları olan Nedret Bey ve Püzant Bey söyleşilerde… kitap sahaf blog otuzbirinci yayın…

Featured — By sonmez on April 9, 2011 at 2:11 pm

Teknenin güvertesinde güneşli bir gün, deniz açık; önde sınırsız kitaplar okyanusu ve kaptan köşkünde bayrak, çeşitli dillerde üst üste kitaplardan flamalar…

Kitaplarla soluk alıp verenler için bir liman…

Değerli İzleyici,

Püzant Bey, Nedret Bey hem iş ortakları, hem de ortak bir payda altında kitaplarla yaşıyorlar.

Bu ikili şimdi burada engingönülle kısa paslaşmalar yapıyor ve kitap serüvenlerini topu taca atmadan sunuyorlar.

Söyleşiyi izliyoruz.

Sevgi içtenlik…
Tekin SonMez, 09 Nisan 2011, Stockholm

Püzant Bey birşey ilgimi çekti! ‘Ustamdan dinlemiştim,’ dedi Nedret Bey, bir anlatı sırasında. Bu ustalarınız.. sizin ustalarınız Püzant Bey, Nedret Bey ile aynı ustalar mı? Sizin de ustanız oldu mu Püzant Bey?

Tabii! Usta çırak hikayesi şöyle, tabii muhakkak ustalar olmuştur. (PA)

Peki ne nasıl oluyor? Usta mı sırlarısöylüyor, yoksa siz çaktırmadan mı alıyorsunuz bunu ustadan?

Yanında çalıştığım o kadar usta sahaflar olmadı ama benim ilk başladığım dükkan daha evvel Bayan Venetya’ya aitti. (PA)

Bayan Venetya! Nerede idi dükkan o zaman?

Bu dükkan Tünel’de şu an müzik mağazası oldu, numara 16, Müzik aletleri satan bir mağaza oldu. Venetya Hanım kitabın kurduydu, bilhassa yabancı dilde Almanca kitapları falan çok çok iyi bilirdi. (PA)

Venetya Hanım, Alman asıllı mıydı?

Alman asıllı değildi, rum asıllıydı. Almanca çok iyi bilirdi. Daha sonra Bayan Nomidis’in dükkanında da çalıştım. Bayan Noumidis tam bir İstanbul hanımefendisi idi .(PA)

Bayan Nomidis! O da Rum herhalde.

Evet! Saat böyle beş çaylarına giden.. neydi, Divan Oteli’nde beş çaylarına giden bir hanımefendiydi o. Onu da.. Nedret de tanıdı.. ben de tanıdım, çok yakinen de dost olduk onlarla da yani… (PA)

Bayan Venetya! Bayan Nomidis! Bu iki ustanın farklı özellikleri var mıydı. neydi?
İkisinin çok farklı özellikileri vardı. (PA)

Dil bakımında mı özellikler.. farklı diller mi vardı yoksa?

Diller değildi yalnız.. Venetya, dediğim gibi Bayan Venetya, kitabı çok iyi bilen, bir kurt… (PA)

Kokusunu alan.. kitap kokusu alan bir kurt mu?

Evet! Kokusunu.. kitap kokusu alan.. tabii öyleydi. Bayan Venetya’nın mesela dükkanına gittiniz.. şu kitabı aldınız elinize değil mi, çıkardınız raftan aldınız! ‘Yavrum, ben ona bir bakayım,’ derdi! Onu dedi mi siz o kitabı alamazsınız. (PA)

Bayan Venetya; ‘yavrum, ben ona bir bakayım,’ dedi mi yandınız, demek Püzant Bey? Alamazsınız! Harika birşey! Kitabını satamayan biri daha işte, peki ya öteki? Bayan Nomidis?

Öteki öyle değildi! İsterseniz indirim bile yapardı Bayan Nomidis, güzel bir indirim bile yapardı. (PA)

Bu iki ustada neden böyle bir fark.. var mı sahaflıkta bu tür özellikler?

Öteki.. çünkü.. öteki şöyle, öteki matmazel çünkü kitapla ilgili değildi Tekin Bey.(Nİ)

Hangisi matmazel.. Bayan Nomidis mi Bayan Venetya mı Nedret Bey?

Matmazel Nomidis. Matmazel Nomidis aslında kitapçılıkla ilişkisi olan bir hatun değil, aslında o, sadece ve sadece babası olan, babası kitapçı meşhur Miltiyadis Nomidis’in dükkanını devam ettirmek ve onun adını ve anısını yaşatmak üzere o dükkanda var olan bir insandı. (Nİ)

Hangi yıllar doğum tarihleri? Yüzyılın başı mı?

Nomidis mi? Nomidis tabii, 1910’lu 20’li yıllarda doğmuş bir hanımdı. Babası ise daha eski doğumlu. 1890’lar falan.. 1940’lı yıllarda, 45’temi, 50’demi o civarda da Miltiyadis Noumidis ölüyor. (Nİ)

(Sürecek)

(*) http://kitaplarvetekinsonmez.blogspot.com/

(*) elyazmaları kars platosu öyküleri, tekin sonMez, NİS Media yay, ilk bası 2004, istanbul.
Fotoğraflar: Feryal Özkale Sönmez